Bu bölümde konuğumuz hem dansçı hem de oyuncu kimliğiyle ön plana çıkan bir isim, Azra Bölek Güllü. Çeşitli sahnelerde kendisini görebileceğiniz gibi bazı televizyon dizilerinde de izleyebilirsiniz. TRT'nin Ankara'da çekilen Teşkilat dizisinde yer almıştı örneğin. Bazı büyük prodüksiyonlu sahne işlerinde dansçı olarak da yer alıyor. Hem kariyer hem de gündelik hayatına dair merak edip sorduğumuz soruları cevapladı Azra Bölek Güllü, şimdi podcastimizi dinliyoruz...
Azra Bölek Güllü: Merhaba Azra Bölek Güllü ben. Öncelikle herkese sağlıklı, mutlu ve başarılı yıllarınız olsun demek istiyorum ve hazırlamış olduğum bu güzel sorular için ENTELANKARA’ya teşekkür ederim. Sorulara geçiyorum.
ENTELANKARA: Kaç yıldır Ankara'dasınız?
Azra Bölek Güllü: Kasım ayı ile birlikte 15'inci yılını doldurdum.
ENTELANKARA: Sizi Ankara'ya bağlayan nedenler neler? Kısacası neden Ankara'dasınız. Bu bir seçim mi, yoksa zorunluluk mu?
Azra Bölek Güllü: Ankara'ya beni bağlayan birçok neden var elbette. Ama benimki tamamen duygusal. 15 yıl önce Ankara'ya geldiğimde burada kalmak zorunluluk iken şimdi tercihe dönüştü. Ee bu dostluk gerçekten çok farklı. Sanki başka şehre gittiğim zaman bunu bulamayacakmışım gibi geliyor bana. Güzel yürekli dostlarımı, mesleğimi ve en önemlisi sevdiğim erkeği Ankara kazandırdı bana. Ankara'nın bir parçası olduğum için gerçekten şanslı hissediyorum kendimi.
ENTELANKARA: Yunus Emre'nin vefatının anısına gerçekleştirilen “Derviş” projesinde yer aldınız. Ne denli büyük bir projeydi biraz bahseder misiniz? Başka hangi sahne projelerinde yer almıştınız?
Azra Bölek Güllü: Yunus Emre'nin vefatının 700. yıldönümü nedeniyle Cumhurbaşkanlığı tarafından Yunus Emre yılı ilan edildi. Biz de bu kapsamlı güzel bir projeye imza attık. “Derviş” projesinde İskender Pala'nın yazdığı, Yıldız Çankaya Sargın’ın yönetmenliğini yaptığı özel eserlerden biriydi bu proje. Birçok sanat topluluğu yer aldığı projede. Ben de Tapduk Emre'nin kızını canlandırdım. Ve tabii ki bu proje Cumhurbaşkanlığı himayesi altında yapıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde sanat kurumları böyle önemli günlerde Türkiye'nin ruhunu yansıtan birçok esere ve projeye imza atıyor aslında. Hepsi birbirinden kıymetli ama o ruhu yaşarken seyirciye aktarmaya çalışmak gurur veriyor insana. Ve ben Cumhurbaşkanlığı himayesinde olan birçok projede yer aldım. Bunlardan bir tanesi 1915 Bir Hilal Uğruna en keyif aldığım ve beni en çok etkileyen projelerden biriydi. Keşke izleyebilseydiniz. Artık gösterimden kaldırıldı ama gerçekten çok anlamlı ve çok güzel bir eserdi. YouTube'da izlemek isteyenler için bir video kaydı olması gerekiyor.
ENTELANKARA: Danslarıyla ön plana çıkan, sevdiğiniz filmler, diziler var mı?
Azra Bölek Güllü: Elbette bir dansçı olarak “Stage Center” demek istiyorum. Amerikan Bale Okulu her zaman dikkatini çekmiştir. Dansa duyulan gerçek sevgi, mücadele, emek birçok duyguyu hissettiriyor bana. “Mamma Mia!” ve elbette “Grease” müzikali vazgeçilmez müzikal derim.
ENTELANKARA: TRT dizisi Teşkilat'ta Leyal rolünü canlandırdınız. Nasıl bir karakterdi Leyal? Sevdiğiniz veya zorlandığınız noktalar oldu mu karakterinizi canlandırırken?
Azra Bölek Güllü: Evet çok severek canlandırdım Leyal’i. Leyal çok başarılı bir kadının hikayesi. Mücadeleci, güçlü bir ruhu vardı. Hiç pes etmiyor, çok pratik ve keskin bir zekası vardı Leyal’in. Her işi çözerken korkusuzluğu beni hep etkiledi. Ama bir o kadar da duygusaldı. Duygularıyla zekasını güzel harmanlayan başarılı bir kadın karakterdi. Zorlandığım sahneler oldu tabii. İçimin titrediği anlar da oldu. Ama beni en çok zorlayan bir polis kızı olarak vatan haini diye suçlanıyor olmak çok zorladı gerçekten. Ama bu zorluklar bir oyuncunun hayatında olmalı bence. Bir üst basamağı taşıyor oyunculuğu.
ENTELANKARA: Ankara'da hangi mevsimde, hangi güzergahta yürümeyi seviyorsunuz? Neden?
Azra Bölek Güllü: Ankara her mevsim güzel ama ben bahar aylarını daha çok seviyorum. Özellikle yağmurlu havalarda yürüyüşe çıkmak, ufak bir kafede kahve molası vermek ve sonra tekrar yürüyüşe devam etmek dinlendiriyor beni. Ben bir Tunalı aşığım diyemeyeceğim. Ben tam bir Emek aşığım, çok seviyorum ve 15 yıldır Emek Mahallesi'nde oturuyorum. Çok keyif veriyor, en sevdiğim semtlerden bir tanesi Emek.
ENTELANKARA: Tamamen boş bir gününüz var. Ankara ile baş başa kaldınız. Bu boş gününüzde neler yapar, nerelere uğrarsınız. Günü ve hatta geceyi nasıl kapatırsınız?
Azra Bölek Güllü: Ankara tarihi bir şehir ve son zamanlarda tarihi yerleri gezmek çok keyif veriyor bana. Ankara Kalesi, yeni keşfedilen Roma Tiyatrosu ve Suluhan bunlardan birkaçı. Oralara gidip kahve içmek, antik şeyleri satın almak inanılmaz keyif veriyor bana, çok seviyorum. Yeni yerler keşfetmeye çok zamanım kalmıyor bu aralar, çok yoğun tempolu ve yorucu geçiyor günlerim. Ama elimden geldiğince yeni yerler keşfetmeyi seviyorum Ankara'da. Genelde gece hayatım yok, arkadaşlarımla geçiriyorum açıkçası.
ENTELANKARA: Halk Dansları'nın ve Devlet Tiyatroları'nın sahne işlerinde yer alıyorsunuz. Aynı zamanda diziler, klipler, reklam filmleri için setlerde de bulunuyorsunuz. Set ve sahnenin çalışma tempoları ne kadar farklı?
Azra Bölek Güllü: İki alanda da olmayı seviyorum. İki alanın da yaşatmış olduğu özel duygular var benim için. Setler elbette daha yorucu. Ne zaman bitecek hiç belli olmuyor. Yeri geliyor 24 saat uykusuz gözlerle seti tamamlıyorsunuz. Ee sahnede böyle olmuyor, daha disiplini, yani belirli bir başlangıcı ve bitişi var. Tempoları benim için çok farklı ama yaşattı haz ikisinde de aynı, ikisi de vazgeçilmezim.
ENTELANKARA: Son yıllarda gittiğiniz ve aklınıza yer eden tiyatro, konser veya herhangi bir sahne etkinliği var mı?
Azra Bölek Güllü: Operada “Gangster” eseri var ve gerçekten güzel bir çıkarmışlar, çok keyifle izledim. Tiyatroda “Fare Kapanı” aklından çıkmayan oyunlardan bir tanesi. Konsere gelecek olursak inanın çok uzun zamandır konsere gitmiyorum, keşke gidebilsem, çok özledim.
ENTELANKARA: Üç yazar, üç yönetmen, üç de müzisyen ismi istesek sizden?
Azra Bölek Güllü: Üç yazar; Paulo Coelho vazgeçilmez yazarım. Bir kitabını en az üç kere okumuşumdur. Azra Kohen ve klasik olacak ama Dostoyevski. Üç yönetmen; Çağan Irmak, George Lucas kültlerin yaratıcısı, müthiş adam gerçekten ve Aamir Khan. Üç müzisyen; Johnny Cash, Lana Del Rey ve Bruno Mars'a aşığım, çok seviyorum.
ENTELANKARA: Tek kişilik bir oyun sahneleyecek olsaydınız karakterinizin özellikleri nasıl olurdu? Örneğin hangi film karakterine benzerdi karakteriniz?
Azra Bölek Güllü: Dürüst olmak gerekirse hiç düşünmedim ama çok yönlü birkaç kadını anlatan tek kişilik bir oyun olabilirdi. Örnekleyecek olursam “Arzunun Onda Dokuzu” çok çarpıcı bir eserdi, canlandırmak isterdim.
ENTELANKARA: Hiçbir şeyden haberi olmayan başroldeki saf karakteri canlandırmak mı, yoksa bütün çatışmaların baş müsebbibi olan kötüyü canlandırmak mı?
Azra Bölek Güllü: İki karakter de çok keyifli aslında. Bu soruyu sürekli ben de kendime soruyorum ama asla bir cevap alamıyorum. Çünkü safı da seviyorum kötüyü de seviyorum. İkisinin de doneleri çok farklı. Aslında o karakteri nasıl canlandırdığın ve ne kattığın önemli.
ENTELANKARA: Son zamanlarda etkileyici bulduğunuz dizi ve filmler hangileriydi? Neden etkilemişlerdi?
Azra Bölek Güllü: En etkilendiğim film birden fazla ama izlemeye doyamadığım bir film var ki o da “Joker” filmi. Oyunculuk, senaryo, kamera kadrajları, anlatım yani baştan sona aşık olduğum ve defalarca izlediğim bir film. Dizi olarak yeni bitirdiğim “The Witcher” dizisi. Fantastik dönem dizilerini çok seviyorum.
ENTELANKARA: Aynı soruyu kitaplar için soralım. Nedenleriyle birlikte sizde iz bırakan kitapları öğrenebilir miyiz?
Azra Bölek Güllü: Azra Kohen, “Aden” kitabı son zamanlarda okuduğum -tabii ki uzun süre oldu ama- en iyi kitaplardan biri. Azra Kohen kendine has tarzı olan yazarlardan bir tanesi bence. Farklı bir gezegenden Dünya’ya ulaşan bir hikayeyi anlatıyor. Yaşadığımız dünyada durumun ciddiyetini anlayabilme fırsatı veriyor bize aslında. Hiç bitmesini istemediğim bir kitaptı. Okumayanlara kesinlikle öneririm, “Aden” kitabı.
ENTELANKARA: Yapım aşamasında olan veya öngörülen işleriniz var mı? Sizi sahnelerde, ekranlarda görebilecek miyiz yakın zamanda?
Azra Bölek Güllü: Yaza hazırlanan bir sinema filmimiz var. Hemen arkasından bir reklam filmimiz var. Dizi görüşmeleri yapılmakta ama netleşen bir şey yok. Birkaç projeyi de reddetmek zorunda kaldım ne yazık ki bu “Derviş” projesinden dolayı. “Derviş” projesi de devam ediyor, yakın zamanda İstanbul'a AKM’de sergileyeceğiz. İzlemek isteyenler için martın sonuna doğru planlıyor ama net bir tarih veremiyoruz şu anda.
ENTELANKARA: Son sözleri tamamen size bırakıyoruz. Yaptıklarınıza, yapacaklarınıza, üretimlerinize dair neler söylemek istersiniz. ENTELANKARA dinleyicilerine son tavsiyelerinizi, önerilerinizi, umut aşılayan "aforizmalarınızı" dinliyoruz.
Azra Bölek Güllü: Son sözlerimi en iyi şu şekilde toplarım sanırım. Çok zor günler geçiriyoruz şu aralar ve herkes umudunu kaybediyormuş gibi hissediyorum. Her durumda, her şartta pes etmemek gerekiyor. Ne umudumuzu kaybedelim ne de mücadele gücümüzü. Ben vazgeçmedim ve hayatta tüm kazançlarımı buna borçluyum. Hayal etmekten ve umut etmekten vazgeçmeyelim, hoşçakalın.
Azra Bölek Güllü'yü dinledik kendisine çok teşekkür ediyorum katılımı için.18. konuğumuz oldu kendisi. ENTELANKARA yeni konuk ve yeni podcast serileriyle sizlerle olmaya devam edecek. Haftaya görüşmek dileğiyle kendinize çok iyi bakın.
Podcastlerimiz Spotify, Apple, Google ve hatta YouTube'da...